FABET?İ ANLAMAK

Yazımı kaleme alırken önümde iki önemli güncel konu vardı; Biri şefliğim altında devam eden ?Küçük Melen Çayı Islahı ikinci kısmı,diğeri yeni piyasaya çıkan 3. Kitabımız Fabet?

Ele alınacak konu olunca haliyle insan seçmekte zorlanıyor.

Küçük Melen projesi esas iitbariyle mesleğimle ilgi olması sebebiyle hem çok daha önemli detay içeriyor hem de teknik bilgiyi açarak anlatmayı gerektiriyordu.

Teknik konu nedeniyle açıklamalar resim ve onun altını dolduracak hem içaçıcı bilgi hem de konunun anlaşılabileceği hafif dil barındırmalıydı.

Konu ağırdı.

Biraz daha bekleyelim istedik.

En azından yol ve şevlendirme çalışmalarımızın görünür güzelliği ortaya çıkana kadar.

Çünkü hedefimizde ıslah yapılmış bir çay değil aynı zamanda çevresiyle de insanları çekebilecek güzellikte yapımın sonlandırılması var.

** Gelelim şu ?Fabet? isimli kitabımıza?. Şiir enteresan akıl -kalp birlikteliğinin ürünü.Çoğumuzun günlük söylediğimiz cümlelerden,mırıldandığımız şarkı sözlerinden daha etkili ve yorucu.

Duygu yoğunluğu sıradan bir durum gibi görünse de gerçekte ağırlığı hüznün kapılarını açar.

Aynı şeyi birkaç kere yaşamazsınız,daha da ilerisine sığınırsınız.

Limanlar size sürekli açık olmaz,vaktinizin geçişini seyre kalır durursunuz.

İşte şiir bu anlamda bizleri yaşamın o muhteşem datasını yükler;Sevgi? Yüreğin o en derin zarif ve kutsal yerinde kıyametler kopar,zaman durur,akşamlar kalleşçe üzerinizden geçip durur?

Yapabileceğiniz müdahaleye rastlayamazsınız.

Kaçar elinizden. Fabet adlı şiir kitabımız 3 yılda yazıldı.

Şiirlerin tamamı yaradılış-doğa-insan üçlemesi içinde döner.

Sahtelik kokmaz,serzeniş bolcadır.

Yazılan kişiye duyulan o müthiş sevgi ve öfke ,kambursuz;içsel dünyanın yeniden yaradılışını anlatır.

Karınca Yayınları ?nda çıkan kitabımızın çok daha güzel yanı,asla hakaret içermemesi ve saf temiz hikayenin dile gelmiş halidir.

Konu dağınıklığna sebep olmadan kalpten parmaklara oradan kaleme alınan şiirler dizisinin ilk tepkileri benim açımdan çok olumlu oldu;

Ağır dilden kaçılmış olması.

Henüz baskı aşamasındayken yorumlara sunduğumuz çalışmamızın eleştirisini dikkate almadan geçmedik..

Gösterişsiz sade,insancıl yaklaşımın etkilediği ,konunun saptırılmadan şarkıya bile dönüşmesi beklenen sözlerden olduğunun anlatılması, kulağa hoş gelen sözlerdi.

Yazılan kişinin hala nerede olduğu bilinmeyen ve adanan bu kitabın ,artarak devam edecek okuyucu kitlesine ulaşabileceğine olan inancımız tam.

Duygulu hemen her kişinin dilinin dönemediği yerde tuşlara parmaklara dokunduğu,soluk almadan keskin bakışlar altında hedefe giden mısraların kişiliğe büründüğü,sıradışı anlatımın varlığı Nasıl istenirse öyle diyaloğlar topluluğu.

Çıkış amacı satış olmayan Fabet?in imza günlerini şu aralar çalışmalar devam ediyor. İlk imza günümüz Düzce?de olacağı da hemen hemen kesinleşti.

Yerel kitabevi ile yaptığımız görüşmeler olumlu oldu.

Yeri gelmişken adını yazmadan geçemediğim sevgili ağabey olarak bildiğim ?Mehmet Kadri İbrahimoğlu ? bir diğer dost Timur Erdem?in;?E bu kitap ne oldu?? nun da cevaplamış oluyoruz.

Çok daha fazla okuyucuyla buluşmak belki de kaleme alanın görebileceği en güzel hayaldir.

O hayale olan çabamız, gerçekleşmesinin üzerinedir.

İçtenliğimiz Fabet?in dostluk kokan mısralardan gelir.

Hayata; Fabet?le bakın, Fabet?le kalın?

Faruk CAYMAZ

İnş.Müh-Şair ve Yazar

 


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Bu köşe yazısına henüz yorum yapılmamıştır, ilk yapan siz olun!...



Bu sayfa da yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan https://www.duzcetv.com sorumlu tutulamaz.