Düzce baro Başkanı Av. Azade Ay, ?8 Mart, kadının her anlamda erkeklerle eşit haklara sahip olduğunu kitlesel olarak gür bir sesle haykırdığımız, özel bir gündür? dedi.
Baro Başkanı Azade Ay 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle bir açıklama yaptı. Avukat Ay, açıklamasında ?İlk olarak ?Eşit işe eşit ücret? isteminin Dünya çapında kadınlar tarafından toplu halde dile getirilmesi ile başlayan kadınların eşitlik mücadelesi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ile simgesel hale getirilmiştir. Ülkemizde de Cumhuriyetin ilk yıllarından bu yana çeşitli etkinliklerle kutlanan 8 Mart, kadının her anlamda erkeklerle eşit haklara sahip olduğunu kitlesel olarak gür bir sesle haykırdığımız, özel bir gündür. Kadın ve erkeğin eşitliği, aslen Türk toplumunun genlerinde mevcuttur. Türk tarihi incelendiğinde, hatunlar ve hakanlar Türk devletlerini birlikte yönetmişlerdir. Türk kadını, tarih boyunca erkeğiyle omuz omuza hayat mücadelesi vermiş, yeri geldiğinde birlikte savaşmıştır. Ne var ki bir zamanlar devlet yöneten Türk kadını, yüzyıllar içerisinde yavaş yavaş bu yerini kaybetmiş, özellikle dini gerekçeler bahane edilmek suretiyle toplum hayatından koparılmaya, eve hapsedilmeye çalışılmıştır. Oysa cahiliye devrinde kadına ve kız çocuklarına yapılan şiddete karşı çıkan, kadınlara insan olarak değer addeden İslam dini özünde, günümüzde yaşanan suni tartışmaların çok ötesinde kadının insan haklarını kabul etmektedir. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk?ün de söylediği gibi, ?Bir toplum, cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur? ifadelerinde bulundu.
?Başarısızlığımızın sebebi kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur?
Baro Başkanı Ay kadına karşı şiddet için yeni kanunların çıkarılması gerektiğini belirterek ?Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi, kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur? Her ne kadar son yıllarda temel kanunlarımızda cinsiyet eşitliğine yönelik geniş çaplı değişiklikler yapılmak ve kadına karşı şiddetin önlenmesine ilişkin özel kanunlar çıkartılmak suretiyle olumlu gelişmeler yaşanmış ise de, Türkiye halen cinsiyet eşitsizliği noktasında 3. Dünya ülkelerinin dahi gerisinde kalmaktadır. Daha önce pek çok platformda belirttiğimiz üzere, ülke olarak kadının insan hakları hususunda kapsayıcı bir toplumsal bilinç oluşturamadığımız sürece, kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığın önlenmesinde kayda değer bir ilerleme yaşanması mümkün görünmemektedir. Bu aşamada kadın ve kız çocuklarına yönelik pozitif ayrımcılığın başta eğitim ve iş hayatı olmak üzere sosyal yaşamının tamamına entegre edilmesi şarttır. Tarihsel gelişimi içerisinde kadın ve erkeğin eşit olduğunu kabul eden Türk toplumu, bir an önce, töre ve sözde dini referans gösteren hurafelere dayalı yapay gerekçeleri bir yana bırakmalıdır. Bununla beraber namus kavramının kadın bedeninden ibaret olmadığı anlayışının toplumun her kademesine yerleştirilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde kadına yönelik ayrımcılıkla mücadele uzun vadede kalıcı sonuç göstermeyecektir. Düzce Barosu Kadın Hakları Komisyonu olarak, kadına karşı cinsiyetçi yaklaşıma dayanan eylemlerinin karşısında duracağımızı, kadınların insan hakları hususunda toplumun tüm katmanlarını kapsayacak bir bilinç oluşturulması için çalışmalarımızı sürdüreceğimizi ve bu konuda oluşturulan tüm platformlara katkıda bulunmaya devam edeceğimizi bildiririz. Tüm kadınlarımızın, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü Düzce Barosu adına kutlarım? ifadelerinde bulundu.
