Şerif Ali Karanfil bu yıl Kurban Bayramında 10 bin adet büyükbaş ve 2 bin 500 adet küçükbaş hayvanın kesileceğini tahmin ettiklerini söyleyerek, "Her yıl Kurban Bayramı'nda ülkemizde yaklaşık 2 milyon 700 bin kurbanlık hayvan, büyük bir kısmı Kurban Bayramının ilk günü olmak üzere 4 gün boyunca kesilmektedir. Bunlardan yaklaşık 700 bin adeti büyükbaş, 2 milyon adeti küçük baş hayvanlardan oluşmaktadır. Düzce ilimizde 2011 yılında 2110 adet küçükbaş 8815 adet büyükbaş hayvan kesilmiş olup, 2012 yılı için 2500 adet küçükbaş, 10 bin adet büyükbaş kesileceğini tahmin etmekteyiz. Ülkemizde kurbanlık amacı ile kesilen büyükbaş hayvanlar sığır, manda ve deveden, küçükbaş hayvanlar koyun ve keçiden oluşmaktadır. Yıl boyunca gıda amaçlı kesilen hayvan sayısının yaklaşık yüzde 25'ini oluşturan bu rakam beraberinde yoğun miktarda hayvan hareketini de zorunlu kılmaktadır. Bu kadar çok sayıda hayvanın bu kadar kısa sürede nakli esnasında insan sağlığı, hayvan sağlığı, refahı ve çevre ile ilgili tedbirler alınmasında zorluklar oluşturmakta, uygun şartlarda kesilememe, etlerin kontrolünün güç olması nedeni ile de özellikle insan sağlığı açısından ciddi riskleri beraberinde getirmektedir" diye konuştu.
Kurbanlık hayvan seçiminde hayvanların sağlıklı olmalarına dikkat edilmesi gerektiğini ifada eden Karanfil, "Bu anlamda kurbanlık hayvan satışlarının Mahalli İdarelerce izinli satışlarına müsaade edildiği hayvan pazarlarından yada Veteriner Hekim kontrolündeki ahırlardan alınmasına özen gösterilmelidir. Sağlıklı bir hayvanın bakışları canlı, tüyleri parlak ve yatık, kondüsyonu iyi, ağız ve burun akıntısı olmayan hayvanlar olduğunu unutmamalıyız" şeklinde konuştu.
Hayvan refahı ve etin gıda kalitesi açısından kesim öncesi hayvanlara iyi davranılması, eziyet çektirilmesi gerektiğini belirten Karanfil, "En az kesimden önceki altı saat yem verilmemeli, ihtiyaç dahilinde su tüketmelerine izin verilmelidir. Kesim işlemi esnasında hijyenik kesim yerleri tercih edilmeli, kesimin gırtlak, atardamar-toplardamar ve nefes-yemek borusu ile birlikte olmasına özen gösterilmeli, kesim esnasında omuriliğin kesilmemesine dikkat edilmelidir ki erken kesilen omurilik nedeni ile kanın yeterince vücuttan atılamaması ile birlikte etin kalitesi ve dayanıklılığının kaybolacağı unutulmamalıdır. Kesim işlemi esnasında kanın iyice akıtılmasına, derinin dikkatlice yüzülmesine özen gösterilmeli, daha sonra sindirim sistemi, iç organları ve göğüs bölgesindeki iç organlar patlatılmadan dışarı çıkartılmalı, sindirim sistemi içerisinde insanlarda enfeksiyon yapan hastalık etkenlerinin bulunduğu unutulmamalıdır" dedi.
Kesim sonrası kurban etleri parçalar halinde güneş görmeyen serin bir yerde 5-6 saat et ısısının düşmesi için bekletilmesi gerektiğini işaret eden Karanfil, "Soğuyan etler daha sonra üst üste gelmeyecek şekilde buzdolabına kaldırılmalıdır. Bu etlerin buzdolabında 5-6 günlük ömürlerinin olduğu, bu sürenin kıymada 3 gün olduğu, uzun süreli muhafazanın -18 derecelik derin dondurucularda olabileceği unutulmamalıdır. Sonuç olarak hayvanlardan insanlara bulaşabilen iki yüz den fazla zoonoz karekterli hastalık bulunmaktadır. Hayvanlardan insanlara geçen bu hastalıkların özellikle kurban bayramlarında görülme sıklığı yaklaşık yüzde 30 oranında artmaktadır. Ülkemizde ve ilimizde Bruselloz,Tüberküloz,Şarbon, Kist Hidatik Sistiserkoz gibi hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklar çeşitli sonuçları ile halk sağlığını tehdit etmektedir. İnsanlarda görülen hastalıkların yüzde 60'ının hayvansal kökenli, insan sağlığı açısından gıdaların ortaya koyduğu riskin yüzde 90'ı hayvansal kökenli gıdalardan kaynaklandığı düşünüldüğünde yetkili idarelerce hijyenik kesim yerleri oluşturulmalı, Kurban Bayramında kesilen hayvanların kesimden önce ve kesimden sonraki muayenelerinin Veteriner Hekimler tarafından yapılması sağlanmalıdır. Bu vesile ile insan ve hayvan sağlığının ayrı düşünmenin mümkün olmadığı gerçeğinden hareketle insan, hayvan ve çevre sağlığını koruma amacındaki Düzce Veteriner Hekimleri Odası olarak Kurban Bayramını kutlarız" dedi.İHA
