Belediye Halk otobüslerine binenler serbest kart kullanıyorlarmış da, otobüsler zarar ediyormuş. Anlamadım. Nasıl yani? Herkese serbest kart verirseniz tabi ki olacağı buydu. Serbest kart verilenleri şöyle bir gözden geçirelim bakalım kimler serbest kart kullanıyor? Kimler olduğunu belediye bilir. Onu ben bilemem. Herkes iyi bilmeli ki hali hazır çalışan herkes maaş alıyor. Bu doğru mu? Doğru. Seni beni yok bu işin.
Özel görevleri nedeniyle bazı devlet görevlileri ücretsiz seyahat kartı kullanabilir, buna zaten kimsenin bir şey dediği yok, onun kimseye verecek olduğu bir zarar da yok.
Maaş alan herkes parasını verecek ve otobüs kartını öyle kullanacak kardeşim. Ben emekliyim, çalışan birisine göre benim maaşım yarım ve tam kart (bilet) kullanıyorum. Asgari ücretli de tam kart kullanıyor. Peki bunun dışında tam kart kullanamayacak olanlar kimler olmalı? Belediyede, valilikte, diğer resmi kurumlarda veya fabrikalarda çalışanlar mı? İyi ama onların hepsi emekliden ve asgari ücretliden daha fazla maaş alıyor!
65 yaş üstü olanlar serbest kartı çok fazla kullanıyormuş! Ya öyle mi? Aylık bir kota koyarsın. Dersiniz ki kardeşim senin bir ayda kullanman gereken sayı şu kadar. İster elindeki serbest seyahat kartını günde 10 sefer kullan, ister 2 sefer kullan. İnsanın bazen hastası olabilir günde 10 sefer kart kullanması icap edebilir. Kişi isterse bir ayda kullanacak olduğu sayıyı (kotayı) 5 günde kullanıp bitirebilir. Kalan süreyi ücretli kart olarak kullanır. Seyahat kartı ücretsiz diye günde 4 sefer halk otobüsünde yolculuk yapmanın alemi yok. Kota konulursa yolcu da, halk otobüsü sahipleri de, otobüsü kullanan şoför ve belediye de rahat eder. Şoför bey de bu kişilere manalı manalı bakmaz! Herkesin gururu ve şerefi olduğunu unutmayalım. Yarın herkes gibi bizler de, 65 yaşın üzerinde olacağız. Manalı manalı bakan şoför efendi de.
Düzce Şehir Merkezindeki Çirkin Görüntüler Yavaş Yavaş Düzeliyor!
Şehir merkezinde dolaşan birçok insan yaşadığı şehrin çirkin görüntüsünün farkında olmayabilir. Neden? Her gün göre göre alışmıştır da ondan. Herkesin gördüğü az veya çok çirkinlikler vardır.
Mesela; D-100 karayolundan, Öztürkler mevkiinden Düzce?ye girdiğinizde, eski şehirlerarası otobüs terminaline doğru giderken, eski Kızılay binasının olduğu yere geldiğinizde trafik lambalarının olduğu yerde durun bir bakın. Tam karşıda solda balıkçının, tavuk dönercinin olduğu bir bina vardı, görüntüsü çok çirkindi. Nihayet orada çok modern bir bina yapıldı ve çirkinlik ortadan kaldırıldı.
Merkez büyük camiden namaz çıkışı şöyle bir karşıya yani kuzey tarafa, tavukçunun, platin kuyumculuğun bulunduğu binaya doğru bir bakın, o bina çok çirkindi. Binaya giydirme yapılmış ve görüntü kirliliği ortadan kalkmış. Çok temiz bir görüntü verilmiş. O bina sahiplerini tebrik ediyorum.
Eski, şehirler arası otobüs terminalinin olduğu yerden doğuya doğru giderken, sağ taraftaki Film Platosunun olduğu yer. Atatürk Bulvarında harabe halinde duran, Eski Kız öğrenci yurdunun bulunduğu (orta hasarlı) binanın durumuna ne demeli?
Esen kalın.
