Resmi bayramlarda birkaç bölüm vardır. Bir tanesi çelenk sunma törenidir.
Bu törende kurumlar adına bir adet çelenk sunulur. Mesela valilik adına bir çelenk sunulur, vali yardımcıları çelenk sunmazlar. Belediye Başkanı bir adet çelenk sunar. Belediye başkan yardımcıları çelenk sunmazlar. Bu örnekler çoğaltılabilir.
İkincisi ise tören alanında yapılan bayram kutlamalarıdır. Bu kutlamalar stadyumlarda veya kapalı alanlarda yapılır. Stadyum veya kapalı alanlarda yapılan kutlamalara resmi erkan davetlidir. Davetlilerden davete icabet edenler olur, etmeyenler olur. Buradaki protokol sıralaması çelenk sunma töreninden farklı olup, oturma düzeni de valilik protokol listesine göredir. Mesela buradaki törene milletvekillerinin, vali yardımcılarının veya diğer kurumlardaki davetlilerin tamamının geldiği düşünüldüğünde sıralamaya çok kişi dahil olur ve oturma düzeni de çok farklı olur.
Davet edilenlerin tamamının geleceği düşünülerek koltuklar belli bir süre boş tutulur. Program, daha önceden belirtilen saatte resmen başlatıldığı andan itibaren o koltuklar kendiliğinden dolar. Neden biliyor musunuz? Protokol bölümünde bulunan o boş koltukları doldurmak da bir sorumluluk gereğidir. Program başladığı andan itibaren kim gelirse gelsin maalesef kimse kimseye buradan kalkın, burası falan kişiye ait bir yerdir denilmez. Kişiler kendiliğinden kalkarsa ne ala! Aksi halde problemi daha da derinleştirirsiniz. Kaldı ki basında 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramında, protokol krizi diye bahsedilen konu ile alakalı durumun kriz olmayacak şekilde gerekenin yapıldığını biliyorum. Programa katılanlar ve programla ilgilenenler bu işin bilincinde olan kişilerdir. Çünkü bu program resmi bir programdır.
Resmi bayramlardaki protokol işini az da olsa bilenlerdenim. Yaklaşık 24 yıl gibi bir süre bu işlerin içindeydim. Konu ile alakalı olarak bilmeden, araştırılmadan konuşuluyor ve yazılıyor. İnsanlar ve kurumlar boşu boşuna lüzumsuz yere yoruluyor.
Bu konuda Ak Parti İl başkanı Hikmet Keskin?e, yok protokolde yer ayrılmadı, yer vermediler, o da sinirlendi gitti falan diyerek kendisini, iktidar partisinin şahsi manevisini ve başkalarını sıkıntıya sokacak yazılı ve sözlü ifadeler maalesef hiç hoş olmamıştır.
Mehmetçik ve polislerimiz, ülkemize kasdetmiş terör örgütleriyle çatışma halindedir. Doğu illerimizin bazı okullarında belki de bayram bile yapılamıyor! Çok daha önemli işlerle uğraşmamız gerekirken maalesef bu tür konularla uğraşmak insanı üzüyor.
Hoşçakalın.
