Seçimlerin üzerinden 15 gün geçti?
AK Parti yine kazandı.
Türkiye?de sandığa giden her 100 seçmenden 50?si AK Parti?ye oy verdi.
Düzce?de ise sandığa giden her 100 seçmenden 70?i ?AK Parti? dedi?
Hangi mazereti uydurursak uyduralım bu, muazzam bir seçim başarısıdır...
Aklı başında herkesin, kendisini komik durumlara düşürmeden seçim sonuçlarının anlaşılabilir nedenleri üzerine kendi kendine sorması gerekir; AK Parti niye kazandı? 15 yıldır neden kazanıyor?
Ne acı ki, 1 Kasım seçim sonuçları üzerine Düzce?de objektif değerlendirme yapabilecek böyle bir muhalefeti ara ki bulasın.
1 Kasım Pazar günü yapılan seçimde, seçmenden ? Osmanlı Tokadı? yiyen ve seçimlerin en büyük hayal kırıklığı MHP?yi ele alalım mesela?
Ömer Küçük ile geçmişte yakaladıkları oy artışına paralel olarak 2009 yerel seçimlerinde kazandıkları 3 belediyeyi son yapılan yerel seçimlerde AK Parti?ye kaptıran ve geçmiş MHP mirasını hovardaca tüketen MHP il ve merkez ilçe yöneticileri neredesiniz?
1 Kasım seçim kampanyası boyunca parti teşkilatları ve belediye meclis üyeleri tarafından yalnız bırakılan MHP?nin 3 vekil adayını tenzih ederek soruyorum;
Seçimlerin üzerinden 15 gün geçti. YSK il il kesin sonuçları açıkladı. Bu güne kadar vatandaşın huzuruna çıkıp 7 Haziran ve 1 Kasım?da neden kaybettiklerini, milyonlarca seçmenin neden MHP?yi terk ettiğini, Düzce?de neden kaybettiklerini esaslı bir şekilde anlatacak MHP parti yöneticisini bugünlerde ortalarda gören var mı?
AK Parti?nin 15 yıllık yıpranmışlığına? Gelir adaletsizliğinin en büyük şikâyet konusu olduğu ve muhalefete eşsiz propaganda yapmak için kusursuz imkân sağlayan elverişli seçim koşullarına rağmen 5 ayda Düzce?de oylarını 34 bin 556?dan 19 bine düşüren MHP yöneticileri, MHP meclis üyeleri, neredesiniz?
Geçen 5 aylık zaman dilimi içinde 15 bin 547 seçmeni AK Parti?ye kaptırmışsınız, çıkıp Düzce kamuoyuna hesap verme gereği bile duymuyorsunuz.
Size oy veren, size gönül veren insanlara karşı hiç mi sorumluluk taşımıyorsunuz. Sizde hiç mi seçmene saygı yok!
Kusura bakmasınlar. 1 Kasım seçmenden Osmanlı Tokadı yiyenler halkın karşısına çıkıp özeleştiri yapacakları yerde, sosyal medya kahramanlığı peşindeler.
Muhalefet yapmayı sosyal medya aracılığı ile Düzce Belediyesi?nin iki parka yaptığı saat kulelerinin photoshoplanmış birkaç resmini ve onun altına yaptıkları yorumdan ibaret sayanlara seçmen her zaman gereken cevabı verdi, yarın da verecek. Ancak onlar tek bildikleri sosyal medya kahramanlığı... Onlar bu yolundan yürümeye kararlılar. Bırakalım yürüsünler?
Düzce halkını ikna edebilmek adına kent kültürü ve kent bilincinin gelişmesi için hiçbir projesi olmayan? Olana da kara çalan bir zihniyet Düzceliden vize alabilir mi? Almadığını 1 Kasım akşamı gördük.
İçinde yaşadığımız kentin var olan sorunlarını yaratıcı zekâlarını kullanarak, halkın güvenini kazanacak muhalif çözüm önerileri bulma yerine, günümüz dünyasında iyice ayağa düşen sosyal medya geyiği olmaktan öte gitmeyen paylaşımlarla sosyal medya lafazanlığı yapmanın bu kente zerre kadar faydası da yok. katkısı da yok.
Parti yönetimine katran gibi yapışmış olan "baş olayım da soğan başına bile razıyım"modundaki bu tür yöneticilerin tek anladıkları şey, sıcak koltuklarına oturup saat kulesinin çukurunda eşelenmek.
Dünya küçük Allah Büyük? Biz, kusursuz çalışan bir saat gibi akıp giden hayatın içinde geleceğe güvenle bakalım.
Bırakalım onlar saat kulesinin çukurunda debelenmeye devam etsinler?
