Özel Çağsu Hastanesi Diyetisyeni Sıla Özdemir, Düzce TV ekranlarında yayınlanan Sağlık Rehberi programının konuğu oldu. Havaların ısınmasıyla birlikte yaza fit girmek isteyenler için beslenme önerilerinde bulunan Dyt. Özdemir, sağlıklı beslenme alışkanlığının yaşam tarzı haline getirilmesinin önemi vurgu yaptı.
Düzce TV ekranlarında yayınlanan Sağlık Rehberi programının bu haftaki konuğu Özel Çağsu Hastanesi Diyetisyeni Sıla Özdemir oldu.
Havaların ısınmasıyla birlikte yaza fit bir vücut ile girmek isteyenler için beslenme önerilerinde bulundu.
Konuşmasında su tüketiminin önemine de vurgu yapan Dyt. Özdemir, vücutta meydana gelen tepkimelerin olması için su tüketilmesinin gerekliliğine değindi.
Özel Çağsu Hastanesi Diyetisyeni Sıla Özdemir diyet yaparken kesinlikle aç kalınmaması gerektiğine vurgu yaptığı konuşmasında şunları söyledi:
“Önemli olan besinleri dengeli bir şekilde tüketebilmek. Mesela ne kadar kaçırıyorsak bunu dengelemek için ne yapıyoruz gün içinde bunu bilmek ve dengeyi kurmak gerekiyor. Bendeki diyet mantalitesinde aç kalma gibi bir durum söz konusu değil. Bireyi doyurmam gerektiğini düşünüyorum. Danışanım geldiği zaman, tok olmalı aç kalmamalı. Çünkü diyette aç kalındığı zaman o diyet çok da sürdürülebilir olmuyor.”
"Günde 3 litre su tüketilmeli"
Su tüketiminin metabolizmayı hızlandırdığı belirten Dyt. Özdemir, şunları söyledi:
“Su tüketimi oldukça yararlı bunu unutmamız gerekiyor. Vücudumuzda belirli tepkimelerin olması için de gerekli su. Suyun ayrıca metabolizmayı hızlandırıcı etkisi bulunuyor. O yüzden ben danışanlarıma mutlaka sabah kalktıklarında su tüketmelerini öneriyorum. Aynı şekilde akşam yatmadan ve gün içinde de su tüketmelerini istiyorum. Suyu tüketemeyenler oluyor bazen. Bunun için de suyun içine bir şeyler karıştırarak içmelerini söylüyorum. Günde ortalama 3 litre su tüketilebilir.”
"Sağlıklı beslenme yaşam tarzı haline getirilmeli"
Sağlıklı beslenme alışkanlığının yaşam tarzı haline getirilmesi gerektiğini belirten Dyt. Özdemir, açıklamasının devamında şöyle konuştu:
“Sağlıklı beslenme alışkanlığının kazanılması gerekiyor. Bu ise kişiden kişiye değişiyor. Kimi 1 ayda bu alışkanlığı kazanırken kimi 3 ay da kimi ise hiç kazanamıyor. Bu alışkanlığı kazandıktan sonra insanlar ömür boyu diyetisyene gelmek zorunda da kalmıyor. Beslenme tarzı yaşam tarzı haline getirilebilmeli.”
"Probiyotik açıdan zengin besinler tüketilmeli"
Son olarak probiyotik açıdan zengin besinlerinde sindirime yardımcı olduğunu ifade eden Dyt. Özdemir şunları söyledi:
“Kefir mutlaka tükettiğimiz besinlerin arasında bulunması lazım. Çünkü kefir probiyotik açıdan çok zengin bir besin. Bağışıklık sistemini güçlendirmesi açısından çok yararlı. Bağırsaklarımız için de aynı şekilde çok yararlı. İnsanlarda ishal, kabızlık gibi durumların olmasını önler. Sadece kefir de değil turşu da bu açıdan çok zengin. Aynı şekilde probiyotik yoğurtlar da var.”
Haber: H. DURNA