Çevre ve Sağlık Teknolojilerinde Bölgesel Kalkınma Programı kapsamında; bölgesel, ulusal ve uluslararası alanda önemli çalışmalara imza atan Düzce Üniversitesi, kendi markası UNİVERA adı altında ürettiği doğal kozmetik ürünleriyle de önemli çalışmalara imza atıyor.
Günümüzde kozmetik sektörünün ülke ekonomisine katkısı ve Düzce Üniversitesi’nin kozmetik alanında yaptığı çalışmalar hakkında bilgiler veren Düzce Üniversitesi Çevre ve Sağlık Teknolojilerinde İhtisaslaşma Koordinatör Yardımcısı ve Kaynaşlı Meslek Yüksek Okulu Öğretim Üyesi Doç. Dr. Haydar Göksu, önemli açıklamalarda bulundu.
“Kozmetik Sektörünün Ülke Ekonomisine Ciddi Katkıları Oluyor”
Dünya ticaretinde kozmetik sektörünün ilk sıralarda yer aldığının altını çizen Doç. Dr. Haydar Göksu, her geçen gün ürünlere olan taleple, sektörün pazar payının %10 artış gösterdiğini vurguladı. Kozmetik sektöründe üreten kesimin kazancının yüksek olduğunu söyleyen Göksu, İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) raporuna göre 2020 yılında, ülkemizde, kozmetik sektöründe 136 milyon dolarlık ihracatın söz konusu olduğunu ifade etti. Kozmetik ürünleri içerisinde ilk sırayı ıslak mendil aldığını dile getiren Doç. Dr. Göksu, bu ihracatın %55’nin ABD, Irak, İngiltere, Rusya ve Hollanda’ya olduğunu söyledi.
Ticaret Bakanlığı’nın kozmetik sektöründeki raporlarına göre kozmetik ürün ithalatında Türkiye’nin en son sıralarda görüldüğü bilgisini veren Göksu, bunun nedenini ise kozmetik sektöründe hizmet veren pek çok firmanın yabancı ortaklar ile Türkiye’de üretim ve Pazar faaliyetlerini sürdürmesi olduğunu ifade etti.
“Kozmetik Sektöründe Olanlar, Daha Profesyonel ve Daha Ciddi Olmalı”
Türkiye’nin kozmetik sektöründe önemli bir konuma sahip olduğunun altını çizen Doç. Dr. Göksu, ancak bu sektörün daha da ciddiye alınması gerektiğini, ülke ekonomisine en büyük kazancın kozmetik sektöründe atılan ciddi adımlarla olacağını vurguladı.
Kozmetik sektöründe hizmet verenlerin daha profesyonel ve bilimsel bir zeminde adım atmaları gerektiğini ifade eden Göksu, “Fuar ve kongre katılımları, üniversitelerle yapılan iş birlikleri ve Ar-Ge çalışmaları, ayakları yere basan projeler üretilmesi gerekiyor. Temel bilimlere olan destek ve eğilimin artırılması, nitelikli insan gücü için bilimsel çalışmaların sürdürülmesi, ülke kaynaklarının doğru kullanılması ve yönlendirilmesi, ithal hammadde kaynaklarının en aza indirilmesi ve doğal kaynakların kullanılması, tarım arazilerinin kozmetik sektörüne hizmet edecek bir pozisyona getirilmesi ve en önemlisi de markalaşmanın sağlanması ile kozmetik sektörü ülke ekonomisine ciddi kazançlar sağlayacaktır.” dedi.
“Düzce Üniversitesi Kozmetik Alanında Önemli Çalışmalara İmza Atıyor”
Düzce Üniversitesi’nin Çevre ve Sağlık Teknolojilerinde Bölgesel Kalkınma Programı kapsamında ürettiği ve üretmeyi planladığı ürünler hakkında da bilgiler paylaşan Düzce Üniversitesi Çevre ve Sağlık Teknolojilerinde İhtisaslaşma Koordinatör Yardımcısı Doç. Dr. Haydar Göksu, “2017 yılından beri Düzce Üniversitesi Çevre ve Sağlık Teknolojilerinde Bölgesel Kalkınma Programı sürecine destek olmaya çalışıyorum. Bu süreçte özellikle kozmetik alanında fazlaca yol aldığımızı düşünüyorum. İhtisaslaşma sürecine dahil olduğumda ilk olarak üniversitemiz tarafından yetiştirilen tıbbi ve aromatik bitkilerin hızlı bir şekilde ürüne dönüşmesini hayal etmiştim. Özellikle bu bitkilerin atıl hale gelmeden bitkisel çaylara dönüştürülmesini planladık ve gerçekleştirdik. Sonrasında bu bitkilerden izole edilen bitkisel yağlar ve bu yağların kullanıldığı bitkisel kremler üretmeye başladık. Daha sonra kolonya ve bitkisel sabun üretimlerini gerçekleştirdik.
Ancak amacımız sadece ürün üretmek değil üretmiş olduğumuz ürünlere hem bilimsel hem de resmi bir zemin oluşturmaktı ve bu sürecin büyük bir kısmını gerçekleştirdik. Yaptığımız ürünlerle ilgili Ar-Ge çalışmaları sonucunda bilimsel yayınlar, projeler ve lisansüstü tezler üretilmeye başlandı. Ürünlerimize resmiyet kazandırmak adına barkod numaraları alındı, her ürünümüze Sağlık Bakanlığı’nın kabul ettiği Akredite Laboratuvarlarda mikrobiyolojik, dermatolojik, raf ömrü ve koruyucu etkinlik testleri yaptırıldı. Ürün Takip Sistemi’ne (UTS) kayıt yapıldı. Şu an ise kozmetik ürün üretim izinleri ile ilgili resmi süreçler başlatıldı ve üretim tesisi kurulumu devam etmektedir. Öncesinde bitkisel krem, aromatik yağ, bitkisel çay, kolonya ve bitkisel sabun olarak 20 farklı ürün başlığı ile yaptığımız çalışmalar; şu an ballı yüz kremi, yüz temizleme toniği, saç serumu, fön suyu ve duş jeli ile devam etmektedir. Yeni ürünlerimizin bir kısmının Ar-Ge çalışmaları tamamlanmış, bir kısmı için ise çalışmalar devam etmektedir.” şeklinde konuştu.
Kendisine bu fırsatı verenlere ve gazetemiz çalışanlarına teşekkür eden Doç. Dr. Haydar Göksu, “Amacımız doğru bitkilerle, doğru bir ekiple ve doğru ürünlerle kaliteli bir hizmet sunmaktır. Üniversitemizin tek amacı ürün üretmek değil, tarımla uğraşan insanlarımızın, tarlada yetişen ürünlerin katma değeri yüksek ürünlerle sektöre dahil olmalarını sağlamaktır. Bu süreç öncelikle yöre insanına sonrasında ise ülkemize hizmet edecek bir süreçtir.” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.
