KÖTÜ SENARYOLAR YAZMAK

Şimdi ne eğri oturalım ne de doğru konuşalım.. Tamamen doğruları konuşalım.

Refeanduma götürülen Yeni Anayasa? Evet?çiler. Hayır?cılar. İkiye bölünmüş gibi yaratılan hava hiç hoş görünmüyor.

İktidarın kendi geçerli gerekçelerini ortaya koyarak hazırladığı ve diğer bir muhalefet partisinin işbirliğiyle meclisten çıkardığı Anayasa taslağı üzerinden farklı ve bazen hoş olmayan söylemler olabiliyor. Oluyor da?

Sebepsiz bir şekilde ortaya atılan benzetmeler veya farklı fikirdekilerin aynı düşünceye sahip olamları dolayısıyla günahsız insanların teröristmiş gibi gösterilmeleri çok ağır bir hakaret gibi.

Tavırların bu kadar belirleyici hale getirilmesi vatandaşta bir iken soru işarteleri birden bine çıkıyor haliyle.Farkınaa varan yok. Aslında birazda kimsenin doğru dürüst ?Yeni Anayasa ?dedikleri 18 maddelik değişikliği tam olarak bilememesinden de kaynaklanıyor. Çünkü ?evet ?diyeceklere sorduğunuz zaman tam anlamıyla neden evet dediğini bilmiyor.Ya partiye olan bağlılığından ya da cumhurbaşkanına olan sempatisinden kaynaklanıyor.

Hayırcıların ise tam tersi Atatürk Türkiyesinde istenen değişikliğn neye malolacağı konusunda tam emin değilller.Önlerine konulan taslağın bağlayıcılığı korkutucu geliyor.Gelmeli de.

1924 Anayasası Kurtuluş savaşından çıkmış Türk Ulusunun yeniden ayağa kalkmasının işaretiydi. 1982 Anayasası tam bir zorlama;Sağ sol davasının sona erdirildiği ve halkın bu davalar yüzünden sindirildiği ?ölümler olmasın da varsın bu zorlama olsun-babındaki görünen tek kurtuluş yoluydu.

Ama şimdi ortaya konan taslak öyle mi? Hukuk bambaşka bir yere çekilmek isteniyor. Meclis itibarını kaybediyor;milletin vekili sayısı da artılmak istenerek ?ki bunu da pek anlamış değiliz-sadece ismi varolan haline getiriliyor.

Evet?in Hayır?la savaşı burada başlıyor.

Çoğunluğun sesini kaybederek azınlığın hükmedecek hale gelecek olması. 15 temmuz gecesi hiç yaşamak istemediğimiz bir gece lakin onu bahane ederek demokratik ortamı sanki yokmuş da getirilecekmiş gibi izlenim yaratmanın kime ne faydası olacak.

Hiçkimseye!..

Herkes bu konuda birbirne sorar halde:? Gerekli miydi bu değişiklik?Başkanlık sistemi olamdan bu ülke bugüne kadar aykta durdu da şimdi niye ihtiyaç duyuluyor?

Aşırı uç terör örgütleri bu değişiklik yapılmadan tehlikeleri ortadan kaldırılamıyor mu?bu ülke yönetilemiyor muydu?

Biz niye hayır ve evet arasında seçim yapmak zorunda bırakılıyoruz?? Çoğulcu demokrasi ortamının bize tek zararı koalisyanların gerçekten bu ülkeye zarar getiriyor olduğuydu ama artık milli irade seçimlerini daha iyi yapabiliyor;İşte iki örnek; Özal Hükumeti,ardından AKP.

Yıllarca tek başlarına yönettiler,yönetiyorlar? Tüm imkanlar ellerinde? Eksik olan nedir? Bu yüzden dir kısmi olarak başarılı oldular.Fırsatın fırsatını elde etme peşinde düşmeyi de ihmal etmeden.

Lakin ayrıştırmalara da sebep oldular.Bir ülkenin yüzde elli benim elimde demek gibi? Varsın değerlendirmeleri istedikleri gibi yapsınlar.

Yapmamaları gereken şey kkutuplaşma yaratmak!

Unutulmamalıdır ki; Bu ülke insanı ?Evet? dese de hain değildir,?Hayır? dese de. Öncelikli olarak bunu doğru okumak gerekir. Kazanmak için her yol mübah zamanı değil bu zaman.

Doğruluk,İyi anlatım,ikna edebilme ve gerçekten neye mal olup neye mal olmayacağının altını iyi çizmenin zamanıdır şimdi. ?Evet? çıkmazsa kaos olur gibi ve ya hayır çıkmazsa yıkılır gider diye saçmalamanın hiç zamanı değil.

Yazılacaksa bir senaryo,adam akıllı ve ikna edici inandırcı gerçekçi yazılmalı.Faydası zararı ortaya konularak yapılmalı.

Elbette ki referandum sonucunun bizi etkileyeceği açık ama bunu kıyamet kopacakmış gibi algı yaratmamak da lazım. Uzman değilseniz senaryo yazmayacaksınız!.. Selam ve Saygılarımla


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Bu köşe yazısına henüz yorum yapılmamıştır, ilk yapan siz olun!...



Bu sayfa da yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan https://www.duzcetv.com sorumlu tutulamaz.