Unutulmak istenmiyorsanız eğer…!

Unutulmak istenmiyorsanız eğer, D-100 karayolunun her iki tarafındaki yapılaşmayı ya estetik kurulunu harekete geçirerek güzelleştirilmesini sağlayın veya sadece D-100 karayolunun her iki tarafında kat artışını sağlayın!

D-100 karayolunun her iki tarafında bulunan binaların bazıları 2, bazıları 3 kat olarak yapılmış ve çoğu da eski binalardır. Birçoğunun görüntüsü ise mimari olarak şehrin görünen yüzüne yakışmayan mimaridedir. Düzce Belediye meclisinin daha önceki dönemde almış olduğu ve bugün de hala geçerli olan imar uygulamasına göre buraların kat karşılığı olarak herhangi bir müteahhide verilmesi mümkün görünmemektedir. Neden biliyor musunuz? Bu binaların zemin katları işyeri, üst katları ise konut olarak kullanılmaktadır. O yerleri kat karşılığı alacak olan müteahhit mal sahibinin sahip olduğundan daha fazlasını mal sahibine vermedikçe, mal sahibi elinde bulundurduğu arsasını müteahhide kat karşılığı olarak vermez. Ben olsam ben de vermem. Neden versin ki? Bu durumu ancak kat sayısını artırarak yapabilirsiniz.

Estetik kurulun çalıştırılması ile mevcut binalar daha güzel bir görüntüye kavuşabilir. Veya yine estetik kurulun çalıştırılması ve inşaat kontrolünün sürekli yapılması şartıyla yapıların sağlam, mimarilerinin güzel olması, dışarıdan bakıldığında görüntüsünün hoş bir görüntü olması sağlanabilir. Adınızın unutulmamasını, şehrin güzel görünmesini istiyorsanız bunu başarabilirsiniz! Hem şehrimize, hem de vatandaşımıza güzellik ve menfaat sağlayabilir, aynı zamanda belediyeye gelir temin edebilirsiniz.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan şehrimizin yapılaşmasında 4 kattan fazlaya imar izni verilmesin anlamına gelen sözler söylemişti. Eyvallah. Ama bazı yerler gereği gibi uygulanmak şartıyla istisna edilebilir. Japonya da deprem ülkesi ama Japonya aynı zamanda da gökdelenler ülkesi. Biz gökdelenler yapmayalım ama mevcut binaları güzelleştiremiyorsak 5-6 kat bina yapalım, ama adam gibi yapalım. İnşaatla ilgili kağıt üzerinde yapılan statik hesapları uygulamaya geçirmek, aynı zamanda inşaat yapım zihniyetini de değiştirmek kaydıyla yapalım!

***

01 Mart 2011 tarihli basından; Tokyo’da 601 m. yüksekliğinde bina!

“Japonya’nın başkenti Tokyo’da ‘Tokyo Sky Tree’ adlı kule şu anda 601 metre yüksekliğe ulaştı.” Kaynak Yeniçağ.

***

12 Mart 2018 tarihli basından; Japon deprem uzmanından Türkiye'ye uyarı!

… 17 Ağustos depreminin İstanbul Avcılar'da büyük hasara neden olduğunu ‘Deprem Afetine Hazır mıyız?’ konulu bir konferansta söyleyen Japonya Yurt Dışı İnşaat Şirketleri Derneği Genel Sekreteri ve Deprem Uzmanı Yoshinori Moriwaki, ‘Uzak olan bir yerin depremden az etkilenmesi gerekir.’ Bölge, deprem merkezine uzak olmasına rağmen bölgede fazla hasar meydana geldi. İstanbul'da yapılan inşaatlardan çıkan topraklar bir yere dökülüyor, sonra bu dolguların üzerine evler yapılıyor. Kötü zemin üstüne bina yapılırsa sonuç da kötü oluyor. Zeminin durumuna göre inşaat yapmak lazım. Avcılar'da bu nedenle zemin iyi olmadığı için daha fazla hasar meydana geldi. Türkiye'de binaların yüzde 67'sinde malzeme eksikliği var.” …

***

24 Temmuz 2018 tarihli basından; Japonya’da depreme dayanıklı evler nasıl yapılıyor?

“Türkiye için yüksek bir örnek oluşturması gereken Japonya’da uygulandığı şekilde depreme dayanıklı evler inşa edilmesi, Japon mühendislerin ortaya çıkardığı çok etkili bir sistem ile sağlanıyor. 1995 yılında yaşanan felaket sonrasında bu konuda çok yüksek bütçeler ile çalışmalar gerçekleştiren Japonya, hem eski binalarda güçlendirme sağlarken hem de yeni binaların bu sisteme göre inşa edilmesini sağlıyor. Bu sistem kapsamında binaların alçak, orta yükseklikte veya yüksek olmalarına göre ayrı koruma sistemleri bulunuyor. Örneğin, üç katlı bir binada duvarların güçlendirilmesi ve temelin levhalar ile korunması şartı bulunurken, orta yükseklikteki binalarda çok daha önemli gelişmeler görülüyor. Büyük deprem felaketlerinin yaşanabileceği Japonya’da gökdelenler inşa edilirken yenilikçi bir teknoloji kullanılması da tehlikeleri önlüyor.

Japonya’da depreme dayanıklı evler inşa edilirken kullanılan ana sistem, binanın yeryüzü bağlantısını kesmeye yarayan taban izolasyonu oluyor. Bu sistem için binaların temel kısmında kauçuk ile imal edilmiş tamponlar kullanılırken bu tamponlar binaların deprem tehlikesi anında titremesi ve eğilmesi yerine yatay şekilde sallanmasını mümkün hale getiriyor. Temelde oluşan bu sallanmanın binanın geneline yayılması için de bina iskeleti içerisinde bulunan hidrolik teller kullanılarak binanın yıkılması önleniyor.”

***

D-100 karayolunun her iki tarafına dikilen süs bitkileri güzel, ama ilimizin çirkinliğini kapatmak için yeterli değil. Düzce’den Bolu’ya gittiğinizde Bolu’nun girişinde D-100 karayolunun her iki tarafındaki çok yüksek olmayan o binalar şehre bir hava vermiş, güzellik ve zenginlik katmış! Hoşçakalın.


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Bu köşe yazısına henüz yorum yapılmamıştır, ilk yapan siz olun!...



Bu sayfa da yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan https://www.duzcetv.com sorumlu tutulamaz.