Suriye'de 14 yıl süren savaşın sona ermesi ve muhaliflerin 8 Aralık 2024'te Şam'a girmesiyle Beşar Esad liderliğindeki Baas rejiminin çöküşü ile yaşanan Suriye devriminin üzerinden tam 1 yıl geçti.
1971'de darbe ile gelen eski Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad ve 2000 yılında ölümüyle onun yerine geçen oğlu Beşar Esad liderliğindeki 50 yılı aşan kanlı diktatörlük dönemi, 2011'de başlayan protestolarla Suriye'deki karanlık dönemin sona ereceğine ilişkin ilk işaretleri vermeye başlamıştı. Diğer yandan 2011 yılında sivil halka ateş açmayı reddeden askerlerin ordudan kitlesel kopuşu ve Özgür Suriye Ordusu'nun da dahil olduğu muhalif grupların örgütlenmesiyle başlayan Suriye direnişi, Rusya'nın Suriye rejimine siyasi ve askeri desteği, DAEŞ terörü ve ABD'nin Suriyeli muhalifler yerine terör örgütü PKK'nın Suriye'deki uzantılarına destek vermesi nedeniyle tam 14 yıl süren bir savaşın ardından başarıya ulaşabildi.
Esad rejiminin çöküşü
2011 yılı Mart ayında Arap Baharı'ndan ilham alan öğrencilerin bir okulun duvarına "Ey doktor (Beşşar Esad) şimdi sıra sana geldi" yazması, çocukların tutuklanıp günlerce işkence görmesinin ardından başlayan süreç ismi yolsuzluklar, savaş suçları ve kendi halkına zulümle lekelenen Esad ailesinin Moskova'ya kaçışıyla son bulmuştu.
2011-2021 yılları arasında 27 binden fazlası çocuk olmak üzere 306 binden fazla sivili öldüren, yaklaşık 7 milyon kişinin Suriye'den kaçmasına neden olan ve milyonlarca kişinin ülke içinde yerlerinden edilmesine neden olan Esad rejimi kontrolündeki ülkede 2024 yılı mart ayı itibarıyla nüfusun yüzde 70'inden fazlası insani yardıma muhtaç, nüfusun yüzde 90'ı ise yoksulluk sınırının altında yaşıyordu.
Şam'ın özgürleştirilmesi büyük coşku uyandırmıştı
Özellikle 2013'te Guta ve Duma'da gerçekleştirilen kimyasal saldırılarla hatırlanan kanlı Esad rejimi, muhalif grupların 2024 yılı sonundaki hızlı taarruzu ve 10 günlük bir saldırının ardından Şam'a girerek yönetimi devralması ile son bulmuştu. 8 Aralık 2024'te Şam'ın muhalif gruplar tarafından ele geçirilmesi ve Suriye'de binlerce masum sivilin ölümü, işkenceden geçirilmesi ve milyonlarca insanın yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda kalmasına neden olan rejimin çöküşü hem Suriye hem de İslam dünyasında büyük bir coşkuya neden olmuştu.
Rejimin düşüşüne ilişkin haberlerin Türkiye'deki camilerde Türk vatandaşları ve Suriyeli mülteciler tarafından tekbirlerle ve coşkuyla kutlandığı görüntüler, sosyal medyada yayılmış hem Türkiye hem Avrupa'da Suriyeli mültecilerin coşkusu sokaklara yansımıştı.



