Belediye Başkanlarının Seçilmesi ve Sonrası
SMMM Dr.Fevzi ER/Akademisyen
Demokrasi ve özerklik yerel yönetimlerin temel unsurlarıdır. Türkiye’de yerel yönetimlerin yetkileri merkez yönetimlerin belirledikleri alanı kapsamaktadır. Ancak belediye başkanlarının yerel halkın temsilcisi olmaları ve üstlendikleri sorumlulukları nedeniyle yetki devrinin kapsamı daha geniş olması gerekmektedir. Bu yönde hukuk sisteminde çelişkiler oluşmuş, yetki ve sorumluk alanları açısından sorunlara neden olmuştur. Yaşadığımız süreçte bu sorunlar belediye başkanlarının yetkileri uygunluk amacından uzaklaştırmıştır. Sorunların çözümü için belediyeler merkezi yönetimin baskısı ve yetki müdahalesi olmadan yerel halkın seçtiği organlar tarafından yönetilmelidir.
Kentlerde yaşam kalitesi belediyede görev yapanların mükemmelliğiyle mümkündür. Mükemmelliğin hazırlanması yöneticilerin ve başkanın yönetim kabiliyetine bağlıdır. Başkanın liderlik vasfı yönetim kabiliyetinin belirleyicisidir. Bu yönde yönetim kabiliyeti olmayan bir başkanın başarılı olması beklenemez. Tüm süreçleri algıya bağlayarak şovlarla kendi reklamını yapan başkanlar sosyal döngü içinde zamanı heba ederler. Başkanın liderlik ve yetkinlik kriterleri adaylık sürecinde değerlendirmek gerekiyor. Bu yönde belediye başkan adaylarında öz geçmiş, beceri, bilgi, eğitim ve çalışma azmi gibi kriterler aranmalıdır. Bu kriterler yönetimde ortak değer ve mükemmellik açısından önem taşımaktadır. Bu kriterler belediye başkanlarının seçilmelerinde adaylık esnasında belirlenmesi, belediyenin yönetim biçimine, yönetimin başarısına, yönetimin hedeflerine ve mükemmelliğine etkisi olduğu bilmek ve ona göre oy vermek gerekir.
Belediye başkanlarının halkın haklarını korumak, yönetim birimlerini sevk ve idare etmek, amaçlanan hedef ve planlara uyum sağlayarak çalışmaların verimliliğini artırmak, belediye bütçesini yöneterek gelir ve giderleri kontrol altında tutmak, halkın huzur, sağlık ve mutluluğu için çalışmak, ihaleleri mevzuata uygun biçimde yapmak, konut ve işyeri planlarını yapmak, ulaştırma politikalarını geliştirmek, kaynakları halkın yararına kullanmak, kültür ve spor hizmetleri gibi sosyal alanda önemli görevleri vardır. Bu görevleri yerine getirirken, özellikle mali konularda kamu yönetimi anlayışına uygun biçimde belediye başkanlarının vatandaşlara ve merkezi yönetime hesap vermesi gerekmektedir.
Belediye başkanlarının sahip olması gereken önemli kriterlerden biri de yeniliklere açık olmaktır. Bu yönde yetkinlik, bilgi, beceri ve muhakeme gücünün risk faktörü açısından belediye yönetimine etkisi vardır. Bu özelliklere sahip belediye başkanları fayda ve maliyet analizlere göre yatırım yapar ve vatandaş odaklı çalışır. Yeniliklere açık olmanın yarattığı en önemli fark dünya görüşlerine hizmet ettiği alanlarda meydana gelir. Örneğin dini inançlar içerisinden gelen bir belediye başkanının hizmette öncelik vereceği çalışmalarda bakış açısı din etkenli olabilecek iken hukukçu başkanın hizmetinde hukuk ilkeleri öncelikli olabilir. Bu yöndeki hizmet bağlı oldukları siyasal örgütlerin ekonomik, sosyal ve din olmasına göre farklılık gösterebilir. Hizmette halkın tamamını hedef alan ve tarafsız iş yapan belediye başkanlarının daha başarılı olduklarını görüyoruz. Belediye başkanları sosyal döngü içinde bu farklılıkları seçmenlerin iradesi olarak görebildikleri takdirde başarılı olurlar. İşte bu nedenle farklı düşünceleri zenginlik kabul eden başkanı seçmeliyiz.
Son Söz: Her türlü şov ve gösteriş tüketimi israf kaynağıdır. Yanlış seçim yanlış sonuç yaratır.