Anne Sütü Bebeğin İlk Ve En Değerli Besini

Anne Sütü Bebeğin İlk Ve En Değerli Besini

Anne Sütü Bebeğin İlk Ve En Değerli Besini

Dr. Tuğba Nur Kutlu Beşeren, anne sütünün, yalnızca bir besin değil, bebekler için yaşamın en sağlıklı başlangıcı olduğunu belirterek "Halk arasında söylendiği gibi anne sütü aslında bebeğin ilk aşısıdır" dedi.


Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Nur Kutlu Beşeren, 1-7 Ekim Emzirme Haftası dolayısıyla anne sütünün önemi ve emzirme ile ilgili bilgilendirmede bulundu. Anne sütünün, bebekler için yalnızca temel bir besin değil, aynı zamanda bağışıklığı güçlendiren, gelişimi destekleyen ve anne-bebek arasındaki bağı kuvvetlendiren eşsiz bir armağan olduğunun altını çizen Dr. Beşeren, "Anne sütü, bebekler için biyolojik olarak en uygun ve eksiksiz besindir. İçeriğinde; protein, yağ, karbonhidrat, vitamin ve mineraller en ideal oranlarda bulunur. Bunun yanında bağışıklık sistemini güçlendiren antikorlar, büyüme faktörleri, oligosakkaritler ve sindirimi kolaylaştıran enzimler vardır. Bu nedenle yalnızca besin değil, aynı zamanda bağışıklık desteği ve hastalıklara karşı doğal bir koruyucudur. Halk arasında söylendiği gibi anne sütü aslında bebeğin ilk aşısıdır" dedi.

"Su dahil hiçbir ek besine gerek yoktur"
Dünya Sağlık Örgütü ve Sağlık Bakanlığı’nın, bebeklerin ilk 6 ay boyunca yalnızca anne sütüyle beslenmesini önerdiğini belirten Beşeren, "Çünkü anne sütü, bu dönemde bebeğin tüm enerji, sıvı ve besin ihtiyacını tek başına karşılar. Su dahil hiçbir ek besine gerek yoktur. Ek gıdalara erken başlanması sindirim sistemine yük getirebilir, alerji ve enfeksiyon riskini artırabilir" şeklinde konuştu.


Emzirmenin hem bebek hem de anne sağlığı üzerindeki etkilerine değinen Beşeren, "Bebek için anne sütü enfeksiyonlardan, alerjik hastalıklardan, obezite ve diyabet gibi kronik hastalıklardan korur. Anne sütü ile beslenenlerde çölyak hastalığı ve inflamatuvarbağırsak hastalığının daha az görüldüğü bilinmektedir. Beyin gelişimini destekler, ileri yaşlarda öğrenme ve okul başarısını olumlu etkiler. Anne için ise emzirme doğum sonrası toparlanmayı hızlandırır, kanama riskini azaltır. Uzun vadede meme kanseri, over kanseri ve osteoporoz riskini düşürür. Ayrıca anne-bebek arasındaki bağı kuvvetlendirir" ifadelerine yer verdi.


Bebeklerin ilk 6 ay sadece anne sütü alması, ardından ek gıdalarla birlikte 2 yaşına kadar emzirilmeleri gerektiğinin önemine değinen Dr. Beşeren, "Çünkü anne sütü, 2 yaş ve sonrasında da bağışıklık sistemine destek verir, önemli besin öğeleri sağlamaya devam eder. Bunun yanında emzirme, çocuğun psikososyal gelişimini destekleyen çok kıymetli bir süreçtir" dedi.


Emzirme konusunda toplumda var olan yanlış bilgilere de değinen Düzce Üniversitesi öğretim üyesi, "En sık karşılaştığımız yanlış inanışlardan bazıları şunlardır: ‘Sütüm yetmiyor’ kaygısı. (Aslında çoğu anne yeterli süt üretir) Kolostrumun, yani ilk sütün bebeğe verilmemesi gerektiği yanılgısı (oysa kolostrum bebeğin bağışıklığı için çok değerlidir). Su ya da bitki çaylarının erken dönemde verilmesi gerektiği düşüncesi. Emzirmenin yalnızca bebek için faydalı olduğu, anneye katkısı olmadığı inancı. Bu yanlış bilgilerin düzeltilmesi, emzirmenin devamlılığı için çok önemlidir" diye konuştu.

"Emzirme; doğal, ekonomik ve eşsiz bir sağlık kaynağıdır"
"Anneler, bebeklerine verebilecekleri en değerli armağanın anne sütü olduğunu bilmelidir" diyen Dr. Beşeren, "Emzirme; doğal, ekonomik ve eşsiz bir sağlık kaynağıdır. Hem bebeğin hem de annenin sağlığına uzun vadeli katkılar sağlar. Anneler kendilerine güvenmeli, sütlerinin bebekleri için en uygun ve yeterli olduğunu unutmamalıdır" şeklinde konuştu.


Açıklamasına araştırma örnekleri ile devam eden Beşeren, "2025 yılında yapılan bir çalışmada, 12-24 ay arasındaki bebeklerin yüzde 83'ü en az 6 ay, yüzde 65'i ise en az 12 ay anne sütüyle beslenmiştir. Daha uzun süre anne sütü alan bebeklerin sağlık durumunun daha iyi olduğu ve kronik hastalık riskinin daha düşük olduğu tespit edilmiştir. 2023 Türkiye depremlerinin ardından yapılan araştırmalar, annelerin stres ve zorluklara rağmen emzirme oranlarında belirgin bir azalma olmadığını göstermiştir" ifadelerini kullandı.


Anne sütünün, yalnızca bir besin değil, bebekler için yaşamın en sağlıklı başlangıcı olduğunun altını çizen Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Nur Kutlu Beşeren, "Emzirmenin korunması, desteklenmesi ve yaygınlaştırılması, toplum sağlığının geleceği açısından kritik önem taşır" şeklinde açıklamasını tamamladı.


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Bu habere henüz yorum yapılmamıştır, ilk yapan siz olun!...



Bu sayfa da yer alan okur yorumları kişilerin kendi görüşleridir. Yazılanlardan duzcetv.com sorumlu tutulamaz.