Her sabah çocuklarıyla beraber okula gidip onlarla berber evlerine dönen Otizmli çocuk annelerine, Hacı Hidayet Türkseven Özel Eğitim ve Uygulama Okulu tarafından terapi niteliğinde el işi atölyesi kuruldu. Otizmli çocuk annesi olmanın güzel yanlarının olduğu gibi zor yanlarının da olduğunu belirten anne Gülfidan Karduz, çocuklarının gelişiminde önemli rol oynayan okullarına destek veren tüm hayırseverlere teşekkür etti.
Hacı Hidayet Türkseven Özel Eğitim ve Uygulama Okulu tarafından, her sabah çocuklarıyla beraber okula gelen otizmli çocuk annelerine özel el işi atölyesi kuruldu. Burada, Halk Eğitim Merkezi öğretmenleri tarafından annelere, gün boyunca el işi eğitimi veriliyor.
Çocuklarını beklerken vakitlerini değerlendiren anneler, hem çocuklarına yakın olmuş oluyor hem de el becerilerini geliştirme fırsatı yakalıyorlar.
“Burası bize terapi gibi geliyor”
Otizmli çocuk annesi Nebahat Yıldırım, hayatlarının zorluklarla ilerlediğini bunun yanında kurulan bu atölyenin onlara terapi gibi geldiğini söylediği konuşmasında şunları söyledi:
“Otizmli çocuk annesi olmayı anlatma olmuyor yaşamak gerekiyor. Zor hayatımız çok zor. 24 saat onunla yaşıyorsun. Her şeyiyle ilgilenmek zorundasınız. Burada ilacını veriyorum, gün içinde altını alıyorum. Benim çocuğum 9 yaşında. Şu anda hocamız sayesinde iğne oyası öğrenmeye çalışıyoruz burada. Burası bize terapi gibi geliyor.”
“Otizmli çocukların şiddete uğradığını gördük ve çok üzüldük”
Otizmli çocukların ilgi ve sevgiye daha çok ihtiyaç duyduklarını belirten anne Gülfidan Karduz, şunları söyledi:
“8 yaşında çocuğum. Bu sene anasınıfına başladık. Allah devletimizden razı olsun böyle güzel okulları bize bahşettikleri için. Çocuklarımız için iyi bir gelecek olur inşallah umudumuz bu yönde. Yardımcı olanlara da çok teşekkür ediyorum okulumuz adına. Maddi manevi yardımlarını esirgemeyen büyüklerimize çok teşekkür ediyorum. Gerçekten çocuklarımız çok özel çocuklar. İlgi ve sevgi isteyen çocuklar. Biz bu yakın zamanda otizmli çocukların şiddete uğradığını gördük ve çok üzüldük. Rabbim tüm anaların babaların yardımcısı olsun. Otizmli çocuk annesi olmanın güzel yanı da var zor yanı da. İnşallah biz bu imtihandan başarılı bir şekilde geçeriz.”
“Çocuğumun durumunu öğrenene kadar otizmin adını bile bilmiyordum”
Gülfidan Karduz, “Çocuklarımıza böyle okullarda bir gelecek kurabilme fırsatı yakalıyoruz” diyerek konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Ben açıkçası çocuğumun durumunu öğrenene kadar otizmin adını bile bilmiyordum. Ben ilk duyduğumda şaşırdım. Ama bir çevreme baktım rehabilitasyona gittikten sonra özellikle buraya başladıktan sonra daha iyi anladım. İnanması zor geldi başlarda ama zamanla alışılıyor. Böyle okullar var ki biz çocuklarımıza iyi bir gelecek kurabileceğiz. Burada tuvalet eğitimi alıyorlar, yemek yeme eğitimi alıyorlar yani yolun başındayız. İnşallah Allah’ın izniyle başaracağız.”
“Öncelikle ailenin kabullenmesi çok önemli”
Çevresinde bulunan insanlardan gelen olumsuz yorumlara kulak asmayarak çocuğuyla berber her gün okula gelen otizmli çocuk annesi, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bir anne bir birey olarak otizmli annesi olma çok zor bir durum. Etrafındaki insanlara baktığın zaman çok farklısın. Ama biz buna alıştık. Benim çocuğumu çok küçükken biz doktora götürdüğümüzde öğrendik. Öncelikle ailenin kabullenmesi çok önemli. Aile kabullenmezse çocuğunu hiçbir şey yapamaz. Aile kabullenirse tedavisi, eğitimi, sürekli arkasında olabiliyorsun. Etrafındakileri de buna alıştırmak zorundasın. Bu çocuk okula gidip ne olacak diyen halen etrafımda insanlar var. Ama ben çocuğumla sabah kalkıp geliyorum geldiğim zaman çocuğum mutlu oluyor. Servisle gönderdiğimde akşam eve geldiği zaman bana çok kızıyor. Niye beni kendi başıma gönderdin diye. Ben okuluma her şekilde güveniyorum. Ama çocuğum burada olduğu için bende mutluyum kendimde burada kursa katıldım, boş zamanlarımı değerlendiriyorum. Bizim için bir terapi sayılıyor burası. Etrafımdakileri de bazen dinliyorum bazen dinlemiyorum. Benim çocuğum avukat olmayacak, öğretmen olmayacak, ama en azından kendi başına ayakta durabilmeyi, giyinmeyi, ayakkabısını giyebilmeyi, okuma yazmayı öğrenebiliyor. Bunların ilerlemesi için biz buradayız. Okulumuz şu anda tanınma aşamasında. Daha çok tanındıkça etrafımızdakilerin yardımı artıyor, desteği artıyor. Belki daha farklı konumlara gelecekler. İnşallah daha iyi bir yerde daha iyi bir duruma gelirler. Okulumuz yapanlardan, hayırseverlerden Allah razı olsun.”
Haber: H. DURNA
