Eski İGM üyesi İbrahim Bilgin, İl Genel Sekreteri Muharrem Tozan?ın görevden alınmasında koordinasyon sorunu yaşanmış olabileceğini söyledi, hizmet noktasında meclise zaman zaman siyasi baskı yapıldığını belirtirken, o dönemdeki başarılı meclis çalışmalarının bir sonraki seçimde Ak Parti?ye daha fazla oy kazandırdığını vurguladı.
İki dönem Düzce İl Genel Meclisi Üyeliği yapan, Ak Parti Akçakoca eski İlçe Başkanı ve Ak Parti Milletvekili Aday adayı İbrahim Bilgin ile, İl Genel Meclisinin dünü ve bugününü konuştuk. Bilgin, İl Özel İdarenin bugünkü çalışmalarından Genel Sekreter Muharrem Tozan?ın görevden alınmasına kadar bir çok konuda görüşlerini açıkladı.
KOORDİNASYON SORUNU OLMUŞ OLABİLİR
İl Özel İdarede Genel Sekreterlik görevinin çok zor bir iş olmadığının altını çizen Bilgin, Muharrem Tozan?ın görevden alınmasını, il özel idaresi ve valilik arasında koordinasyonda yaşanmış olabilecek soruna bağladı.
Bilgin, ? Düzce bence bu açıdan biraz şanslı, çünkü sayın Valimiz, il genel meclis, il özel idaresinden vali olmuş bir Valimiz, dolayısıyla bu konuda tecrübeli ve birikimli. Üstelik Düzce?den daha büyük bir İl?de il özel idaresi genel sekreterliği yapmış. O nedenle ben Düzce?nin bu açıdan şanslı olduğunu düşünüyorum. İl genel meclis başkanımız da siyaseten çok birikimli ve değerli bir arkadaşımızdır. Ama ben, genel sekreterlik, il özel idaresi, valilik ve hizmetler bu noktadaki koordinasyon da bir sorun olmuş olabileceğini düşünüyorum. Yoksa takip ettiğim ve görebildiğim kadarıyla bir sorun göremedim ben. Yani tabi içinde değilim çünkü bizim dönemimizde genel sekreterimiz sayın Kenan Üstünel?di ve biz onunla beraber çalıştık. O benden sonrada devam ediyordu. Bizden sonra emekliye ayrıldı. Onun emekliliğinden sonra gelen arkadaşımızdır Muharrem Tozan. Tozan?la çalışmadım. Ondan sonraki süreç nasıl gelişti onu da bilmiyorum.? Dedi.
SİYASİ BASKILAR OLUYORDU
İl Özel İdare ve İl Genel meclisinde hizmet götürülme noktasında siyasi baskılar yaşandığını belirten Bilgin, ? bunlar işin doğasında var? derken, muhtarlardan da öncelikle kendilerine hizmet verilmesi noktasında baskılar geldiğini de vurguladı.
Bilgin, ? Genel olarak değerlendirme yaptığımızda, bu hizmet bir koordinasyon işidir. Şu anda ülkenin gündeminde olan yeni anayasa değişiklikleriyle , yeni bir Cumhurbaşkanlığı sistemi getirilmek istenmesinin arkasında da, siyaset ve bürokrasi arasındaki uyumsuzluk veya sıkıntılardan dolayı kaynaklandığını düşünüyorum. Bu tabi bizim bütün kurumlarımıza yansıyor. Bunlar işin doğasında var. Özellikle köylerde çalıştığımız için köy muhtarlarımız tarafından kendilerine öncelik verilmesi veya çok daha elzem olan yerler varken önce kendi yerlerine hizmet verilmesi noktasında baskılar geliyordu tabi. Siyasetende baskılar geliyor. Biz bunları aşabilmek için ve kamuoyuna hesap verebilecek bir noktada olduğumuz için, bir sonraki seçimde tekrar milletin önüne gideceksiniz.? Şeklinde konuştu.
İYİ HİZMET SEÇİMDE DAHA FAZLA OY GETİRDİ
İl Genel Meclisi üyesi olduğu dönemde hizmet konusunda nasıl bir yol izlediklerini anlatan Bilgin, o dönemde iyi hizmet götürmeleri dolayısıyla bir sonraki seçimde Ak Parti?nin daha fazla oy aldığını savundu.
Bilgin, ? Vermiş olduğumuz sözler doğrultusunda hizmet etmeye çalışırdık bunu yaparken de kriterlerimiz oluyordu.Kendi istedikleri olmadığı müddetçe ikna olmuyorlar ama bunu yüksek sesle dillendiremiyorlardı. Dillendirdikleri zaman diğer tarafla o senin hakkındı bu benim hakkımdı noktasında karşı karşıya geliniyordu, ona meydan vermemek için bu koymuş olduğumuz kriterlerimizde adil olması gerekiyor. Biz öyle bir kriter hazırlamıştık ki nüfus oranı yapmıştık, köy yolları oranı yapmıştık, öğrenci sayısı oranı yapmıştık, ikamet sayıları oranlarını yapmıştık ve bunların hepsinden derlediğimiz bir oran meydana getirdik ve hizmet verilirken köylere ve bölgelere bu orana göre veriyorduk. Ondan sonrada o bölgedeki siyasi arkadaşlarımızın seçilmeden önceki taahhütlerini dikkate alarak buna göre hizmet veriyorduk. Çünkü biz o dönemde hizmetleri bu şekilde yaptığımız için bir sonraki seçimde de daha fazla oy aldık.? Dedi.
