İftarın ardından bir konuşma yapan İl Başkanı Abdullah Danışmaz, katılımcılara teşekkür ederek, "Böyle bir günde siz dostlarımızla ve ülkücü harekete gönül verenlerle birlikte olmak çok güzel. Atmosferi çok yüksek bir ortamdayız. Genel Merkez yöneticilerimiz de aramızda. Hepiniz adına onlara katılımlarından dolayı teşekkür ediyorum" dedi.
Ardından konuşan Grup Başkan Vekili Oktay Vural ise, MHP'nin milletin milli ve manevi değerlerine sahip çıkmak için var olduğunu söyledi. Partililere birlik beraberlik mesajı veren Vural, "Hiçbirimizin istemediği tabloları görmekteyiz. Başkaları kalkıyor Ankara'dan başka başkentlerden bahsediyor. Milliyetçi Hareket olarak yakın coğrafyada olanlar ve Türkiye'nin birlik ve beraberliğini bozmak isteyenlere karşı birlik ve beraberlik içinde olmalıyız. Allah'ın namaza duran kullarına saflarınız sıklaştırın buyurduğu gibi saflarımızı sıklaştırmalıyız. Bugün bu oyunları bozacak tek hareket Milliyetçi Hareket'tir. Türkiye üzerinde oyunları olanların MHP üzerinde de oyunları var. Biz bu oyunları bozarız. Geçmişte nasıl bunlara karşı dik durmuşsak bu gün de bu oyunu bozacağız. Bu gün de Diyarbakır'ı sözde başkent yapmak isteyenlerin projelerini yırtıp başlarına geçirmek milliyetçi ve ülkücü hareketin görevidir.
İktidarın Türkiye'yi nereye götürdüğünü hep birlikte görmek lazım. Ak Parti'ye oy veren arkadaşlar geldiğimiz nokta nokta değil. Irak etnik kimliklere bölünmüş Suriye bölünüyor, herkes birbirini öldürüyor. Türkiye bunun içine çekilmeye çalışılıyor. Senaryo dışarıda hazırlanmış. Bedelini hepimiz ödüyoruz. Oy veren vatandaşlara sesleniyorum. Oyunuzu nereye verdiğinizi görün. Gidişat gidişat değil. Türkiye'yi uçuruma götürdüklerini görmemiz gerekiyor. AKP ile birlikte CHP'nin Türkçe dışında başka bir dilde eğitim imkanı vermek için hazırladıkları tuzağı önce onlara destek veren kardeşlerimize anlatarak bu oyunu bozmamız gerek. Bu yüzden MHP'nin birlik ve beraberliği çok önemli" ifadelerini kullandı.
İftar programının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Oktay Vural, Teröristbaşı Abdullah Öcalan yakalanıp Türkiye'ye getirildiğinde eski Bayındırlık ve İskan Bakanı olarak görev yapan Koray Aydın'ın, "Bölücübaşı asılmamak kaydıyla verildi" açıklamasını değerlendirdi. Vural, MHP olarak terörist başının asılması konusunda bir irade ortaya koyduklarını, ancak 3 Ağustos 2002 tarihinde MHP dışındaki gökkuşağı koalisyonunun idam cezasını kaldırmak suretiyle terörist başının idamını engellediğini söyledi. MHP'nin terörist başının idamı konusunda kararlı bir duruş sergilediğini ifade eden Vural, "Partimiz idam cezasının değiştirilemeyeceğini ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin bu kararı değerlendirdikten sonra idam cezasının infaz edileceğine dair imzayı da koydurtmuştur. Ama maalesef başta AKP olmak üzere o zaman parlamentoda bulunan siyasi partiler, MHP'nin ısrarlı duruşuna rağmen idam yasasını kaldırmak suretiyle terörist başını idamdan kurtarmıştır. Gerçekler bunlardır. İdam cezasının kaldırılmasını isteyen bugün Türkiye'yi yöneten başta AKP de o zaman parlamentodaydı. Mehmet Ali Şahin, Bülent Arınç, Dengir Mir Fırat, sayın başbakanın gazete demeçleri ve parlamentoda yaptığı konuşmalar bu idam cezasının kaldırılmasına yönelikti. Kim ne derse desin MHP bu idam cezasının infazının yanında yer almıştır ve idam cezasının kaldırılmasını istememiştir. Tarihi gerçekler bunlardır" dedi.
Hatay'da AK Parti Hatay Milletvekili Hacı Bayram Türkoğlu'nun oğlu İstemi Kağan Türkoğlu'nun polisleri sıraya dizdirerek teşhis yapmasını da değerlendiren Vural olayı rezalet olarak değerlendirdi. Böyle bir muamelenin kabul edilemeyeceğini vurgulayan Vural, "Bugün Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni yöneten zihniyetin bir parti devleti haline dönüştüğünü gösteriyor. Türkiye bir hukuk devleti olmaktan çıkmıştır. İmtiyazlılar kendisine göre hukuk oluşturmaktadır. Demokratik bir ülkede bu tip tavırlar kabul edilebilir değildir. Polisimizin onurunu korumak için öncelikli yapılması gereken husus işlem yapılan polisi ivedilikle eski yerine iade etmektir. Onun dışında hukuki süreçler devam edebilir. Ama böyle zorbalıkla, siyasi iradeyle bu şekilde polislere yapılan muamele her şeyden önce halk nezdinde polise olan itibarı sarsar. Şüphesiz böyle bir davranış bütün polis camiasını da rencide etmiştir. O bakımdan polisin onurunu korumak konusunda hükümetin adım atması gerektiğini düşünüyorum" şeklinde konuştu.
Myanmar'daki katliamın tüyler ürpertici olduğunu söyleyen Vural, "Bu tablolar şunu ortaya koyuyor ki Dünya'yı yöneten medeniyete alternatif, insanlığa hizmet edebilecek yeni bir medeniyet anlayışına ihtiyaç var. Bu medeniyet anlayışını gerçekleştirebilecek millet de Türk Milleti'dir. Onun için bu medeniyet anlayışının Dünya'ya adalet getirmediğini, huzur getirmediğini ve yeni bir medeniyet anlayışına ihtiyacı olduğunu hep beraber görmemiz gerekiyor" dedi.
Çok sayıda partilinin ilgisini gören Oktay Vural, partililer ile birlikte fotoğraf çektirdi.
